 |
Başlıklar geçmiş yüzyıllar için de oluşup günümüze kadar gelmiş,
giyim-kuşam uygarlığımızın örneklerindendir.Başlık giyimi bebeğin
doğumu ile başlar, kadının ölümüne kadar sürer. Başlıklar, gelenek ve
göreneklere göre hazırlanır. Çeşitli malzemeden yapılabilir. Başlıklarda
bölge bölge, köy köy değişiklikler görülür.
Geleneksel Türk başlıkları yaşadığı zamanın ve yörenin bütün
özelliklerini baştacı ederek günümüze kadar taşıyabilmiştir |
Saçlar, saçlara yapılan örgüler, örgülerin miktarı ve süslemeleri ile bu
süsleme şekilleri bölgeden bölgeye değişmektedir. Kaküller ve zülüfler
kadının evli-bekar olduğunu gösterir.Başlıklar ise hazır alınarak,
süslenip başa giyilen; tas, fes, tepelik, arakçının yanı sıra saça şekil
verilerek süsleme yapılan; taç,hotoz,tozak vb. gruplara ayrılır.
|
 |
 |
Bunlar yine bölgelere göre adları aynı olsa da şekil ve süslemelerde
farklılıklar gösterir. Başlıkların biçimleri ve süsleri bunları
giyenlerin sosyal durumunu da belirler. Başa örtülen örtüler, örtülerin
kenarlarına yapılan oyalar bile giyenin bekar, nişanlı ve evli olduğunu
anlatabilecek niteliktedir ve aşiretlere, abalara göre de farklılıklar
gösterirler. Başlıklar ve baş süslemelerinin en zenginleri gelin
başlıklarında görülebilir.Kadın Başlıkları ve Toplumsal Anlamları
Anadolu'da yöresel kadın giysileri ve başlıkları oldukça çeşitli, canlı
ve anlamlıdır. Özellikle yörük giysi ve baş süslemeleri bu konuda çok
zengindir. |
Yörük giysilerinde ve
baş süslemelerinde çiçeklerin dili vardır. Yörük erkeği ve kadını,
baştan aşağı çiçek şekilleriyle süslenmiştir. Başa takılan el yapısı bin
bir çiçek şekli, oyalarla, yazmalarla, dokumalarla canlandırılmıştır.
Doğada bulunan kır çiçekleri, bahçe çiçekleri, meyve çiçekleri
renkleriyle ve biçimleriyle giyime yansımıştır. Başa takılan çiçekler ve
başa bağlanan çiçek oyaları çeşitli anlamlar taşımışlardır. Buluğa ermiş
genç kızı, nişanlı kızı, yeni gelini, evli kadını, umutsuz sevgiliyi,
âşık delikanlıyı, sözlü genci, damadı, üç yıllık evli kadını, evli
erkeği, oğlu kızı olan anayı, hep başına taktığı çiçeklerden
anlarız.Örneğin sümbül çiçeği oyasını, âşık genç kız ya da nişanlı kız
başına bağlar. Sümbül, aşkın ve mutluluğun simgesidir. |
 |
 |
Mor sümbül âşık kızı,
pembe sümbül nişanlı kızı, beyaz sümbül bağlılığı anlatır.Basma taze
karanfil takan delikanlının yavuklusu var demektir. Karanfil çiçeği
oyasını gelinler, evli kadınlar takarlar. Gül oyasını bazı yörelerde
gelinler, bazı yörelerde kızlar bağlarlar. Sarı nergis oyasını bağlayan
kadın umutsuz aşkını duyurur çevresine. Erkeği gurbete giden kadın,
yaban gülü oyasını kullanır. Badem çiçeği oyasını, sevdiğiyle evlenecek
kız seçer. Erik çiçeği oyasını gelinler bağlarlar. Kocasıyla arası nahoş
olan yeni gelin, biber baharı çiçeği oyasını başına sarar. Eğer kırmızı
acı biber oyası bağlamışsa, kocasıyla arasının biber gibi acı olduğunu
belirtir. |
Genç hamile kadın,
başına "müjde oyası" takarak bebek beklediğini ilan eder.Oğlu kızı olan,
yeşil yapraklı dal oyası takar başına. Yörük kadını, her çeşit malzemeyi
süs için kullanır. Çiçek, bitki tohumları, çekirdekler, boncuk, pul,
düğme, ilik, deniz kabuklan, renk renk iplikler, yün parçaları,
püsküller, at kılı, deri parçalan, madeni parçalar, çaput ve bez
parçalan, parlak renkli çikolata kâğıtları gibi. |
 |
 |
Başlıklar: a) Bebe
başlığı, b) Genç kız başlığı, c) Gelin başlığı, ç) Yeni evli kadın
başlığı, d) Çocuklu kadın başlığı, e) Dul kadın başlığı, f) Kırk yaşına
varmış kadın başlığı, g) Oğlu askere gitmiş ana başlığı, h) Nene başlığı
gibi gruplara ayrılabilirler. |
Çiçek, sadece
yörükler de değil, tüm Anadolu giyiminde yer alır. Tüm giyim parçaları,
çiçekle süslüdür. Bu durum da Anadolu insanındaki çiçek zevkinin
yücelişini göstermektedir. 16. yüzyıla değin baş süslemelerinin temel
aracı festir. Kadın fesleri, ya gümüş ve altınla silmecesine işleniyordu
ya da üzerine gümüş ve altın tepelikler takılarak süslenmişti.Bazı
yörelerde başlarda yer alan ve süs olarak kullanılan altın miktarı,
evlilik yıllarını gösterirken, bazı yörelerde evlilik yılları, başa
bağlanan yemeni sayısıyla belirtilir. Ayrıca nişanlı, gelin, dul,
evlenmek isteyen ya da istemeyen dullar da bu başlıklardan anlaşılırdı. |
 |
 |
Görüldüğü gibi
bir başlık olgusu bile sadece bir süs aracı değil, tamamen toplumsal
içeriğe sahip, toplumsal anlamlı bir giyim öğesidir. Kadın başlıklarında
da bazı inançlar söz konusudur. Başlıkta altınlardan başka gümüş takılar
da vardır. Bunlar eski inançlara dayanır. Örneğin kem gözlere karşı
kadın başlığına birçok tılsım konur. Kadının sağlıklı ve güçlü olması
için nazarlıklar takılır.Süs takıları kullanma geleneğinin kökeninde
doğa olaylarına inançların bulunduğu da bir gerçektir, bunu süsleme
aracı olarak işlenen hayvanların, o çağlarda kutsal sayılmalarından
anlıyoruz. Araştırıcılar, kutsal hayvanı süs takısına işlemenin, bir
korunma duygusu belirtisi olduğunu savunmaktadırlar. |
Kaynak
: Resimler ve bilgiler
alıntıdır.. (Halk Kültürlerini
Araştırma ve Geliştirme
Gen.Md.1993) |