Türk folklorunun
çok zengin bir dalı olan Halk Oyunlarımız, ulusumuzun ortak duygu,
düşünce ve yaşantısını yansıtan, sanat değeri üstün bir anlatım
aracı niteliği taşırlar.
Halkın ortaklaşa
oluşturduğu ve bu ürünler; renk ve sanat dehasının yarattığı gümüş,
altın işlemeler, sırmalar, pullar, kemerlerin süslediği mavi, mor,
al, yeşil, atlas, kadife giysiler ve halk ezgileriyle birleşince her
yaştaki insanı etkiler. Oyalı, nakışlı, gümüş işlemeli, kemerli,
renk zenginliğine bürünmüş giysilerdeki görüntü, bize Türk'ün
doğmaca bir yetenekle sanat yaratmaktaki ustalığını, ruh inceliğini
yansıtmaktadır.
Türk Kadını'nın
onurunu, inceliğini, Türk Erkeği'nin yiğitliğini, gücünü, coşkun,
ağırbaşlı tavırlarını; kısacası sevgiyi, insanı insan yapan birçok
üstün değerleri, cenki Türk Halk oyunlarında görmekteyiz. Bütün
bunlar bize zengin, üstün sanat yeteneği olan, güçlü, savaşçı bir
ulusun çocukları olduğumuzu göstermektedir.
Halk
oyunlarımızın zengin değerler taşıması ve çok çeşitli oluşunda;
Anadolu'nun Asya ile Avrupa arasında bir köprü görevi yapması, iklim
ve doğa koşullarının çok çeşitli olması; ayrıca bu zengin iklim ve
doğanın insan yaşantısı ve uygarlıklar yaratılmasında elverişli
nitelikler taşıması önemli etkenlerdir.
Halk oyunlarımız,
dikkatle incelendiği zaman kaynaklarında yatan (doğa, bitki örtüsü,
tarih, iklim koşulları, doğa-insan ilişkileri v.s.) gibi etkenler
açıkça görülmektedir.
Sivas-Erzurum
dolaylarının oyunlarında görüşen belirgin özellik; oyunların dizi
biçiminde, ağırdan başlayıp hızlıya giden bir ritimde, oyuncuların
birbirlerine yanaşarak, sokularak, sarılarak oynamalarıdır. Bütün bu
biçim ve şekiller, insan yaşantısını zorlaştıracak, ağırlaştıracak
derecede soğuk geçen bir iklimin; elele, sırtsırta verip, düşmanı
birlikte göğüslemek çabasının, dayanışmanının, kaynaşmanın açık bir
simgesi değil de nedir? Yine Sivas Kız oyunlarına Madımak, Karamuk,
Çedene ağırlığını koymuştur. Bunlar yörenin çokça rastlanan
bitkileridir.
Bu etkenler
zeybeklerimizde de belirgin bir şekilde görülür. Dikkat edilirse
zeybeklerimizde; oynandıkça genişleme, oyun kızıştıkça yayılma,
halkanın büyümesi görülür. Başlangıçta dar, küçük olan oyun
yuvarlağı gittikçe açılır, yayılır, genişler, büyür. Bu da zeybek
bölgelerini sereserpe, rahatça açılan, büyüyen ovalarının,
yaylarının bir simgesidir. Ayrıca kişinin özünde yatan özgürlük
duygularının bir anlatımıdır.
Sivas-Erzurum-Kars yörelerinin oyunlarının giysileri de rengini
doğadan almıştır. Bu giysilerde egemen olan mor, sarı, yeşil ve
beyaz, yaz başında kısa bir süre yeşeren ve sonra sararan
bozkırlarla kaplı, başı dumanlı, tepekeri karlı mor dağların birer
yansımasıdır.
Oysa Ege'de.
Güney'de, sıcak illerde bu giysiler; burcu burcu kokan renk renk
çiğdemler, mineler, lâleler, portakallarla süslenmiştir. İçel ve
yöresinin oyunlarında sıcak iklimin verdiği hareket rahatlığı ve
kolaylığı; oyunlardaki çeviklik ve çabuklukla açık bir şekilde
sergilenmektedir. Bu yörede oyun, kişiliğini bölgenin göçebe
yaşantısından ve bu göçebe yaşantının doğal sonucu olan hayvancılığa
dayalı bir yaşamdan, hayvansal ürünlerin işlenmesinden, avcılıktan
alır. (Yoğurt, Yayla yolları, Keklik, Türkmen Kızı) oyunlarında bu
gerçekler renkli, sıcak tablolarla sergilenmektedir.
Fırtınalı
Karadeniz boyunda, bu denizle zorlu bir yaşam kavası veren
insanların çabası, Karadeniz horonlarında baştan ayağa titreme,
dalgalanma figürleriyle ne güzen anlatılmıştır. Başka bir örnekle
belirtecek olursak; adını düzensin, delicesine akan Çoruh ırmağından
alarak doğaya bu denli bağlı kalan Artvin'in Deli Horon'una ne
demeli!... Yine aynı şekilde bir bozkur yöresi olan Sivas-Erzurum
dolaylarında sadece su boylarında rastlanan kavak ağacı da adını ve
rüzgarla sağa sola sallanışını Erzurum'un Kavak oyununa vermemiş
midir?
Yine Sivas
yöresinin tipik bitki örtüsü Madamık, Karamuk, Çedene aynı oyunlara
adını vermiştir. Bir başka yörede; örneğin İçel'de oyunlar adını
portakaldan, keklikten almıştır.
İşte bütün bu
ve daha da çoğaltabileceğimiz benzeri örnekler bize halk
oyunlarımızın, gerçek olgulara, verilere ne denli bağlı olduğunu ve
bizi ne kadar özümüze, aslımıza uygun bir biçimde sergilediğini
göstermektedir. Bu yönleriyle de Halk Oyunlarımız toplumsal
yaşantımızı, tarihimizi, coğrafyamızı; ulus olarak yapımızı yansıtan
birer belge olma niteliği taşımaktadırlar.
Kaynak :
Cengiz Aydın / Okullarda Halk Oyunları |